Acil bana uygun maliyetli bir ev gerekliydi. Tek destek isteyebileceğim insan Fatma Hanım vardı. Doğruca ona gittim. Kapıyı çaldım. Ben olduğumu bilince, gitmemi istedi. “Zoraki kalmasaydım gelmezdim, nolur al içeri…” dedim. Kapıyı açtı, çevreyi gözledi ve içeri aldı. Üzerinde pijamaları vardı. Sanırım sütyen giymemişti. Göğüs uçları emin oluyordu. Göğüslerinin kocamanlığı yeteri kadar tahrik ederken, göğüs uçları da emin olunca yarrağım kalktı.
Kaçamak bakışlarla yarrağımı kesiyordu. Tasamı anlattım.
“Sen gittikten sonra kocamdan çok fena dayak yedim. Bir hafta caddeye çıkamadım. Kocamın izni bitti, sapık komşum Şehmuz tecavüz etti. Polise şikayet ettim. Mapusa girdi. Polisler hapsettiğinde ‘Genç delikanlılarla sikişiyordu.’ dedi. Ulusun suratına bakamıyordum uzun vakittir. Sapık zati mapusta intihar etti. Rivayeti hala geziyor. Yeni yeni unutulmaya başladı. Azıcık birikmişim var. Sana onu vereyim. 2 sene kira tasayı sürüklemezsin. Bir daha buraya uğrama.” dedi.
Parayı aldım. Çarşının göbeğinde kiralık tabelalarına baktım. Kaloriferli bir stüdyo daire buldum. 1 + 1 daire idi. Salon ve mutfak bir aradaydı. Banyo tuvalet de bir aradaydı. Ev sahibine 6 aylık peşin verince hemen evin anahtarlarını verdi. Eve 2 kanepe, bir karyola, buzdolabı, tabak, çanak, vs aldım. Televizyon ve VCD aldım. Paranın yarsına tüketmiştim. Öteki yarısını bankaya faize yatırdım.
Evde yalnız başıma oturuyordum, neşem yerinde idi. Her gün film kiralayıp izliyordum. Faize yatırdığım para dışında babamın kira ve harçlık olarak yolladığı paralar da olunca para kasveti sürüklemiyordum.
Aşk hayatında işler o kadar yolunda gitmiyordu. Ayşe sınıfımızdan Diyarbakır’ın yerlisi olan Adem ile çıkıyordu. Çok geçmeden nişanlandılar. Pelin ise İngilizce kısmından bir asistan ile çıkmaya başlamıştı.
Abazalık iyice başıma vurmuştu. Eve taşınalı 2 ay olmuştu. Vizeler yeni bitmişti. 1. yarıyıl kadar galibiyetli değildim ama hiç 50’nin altında anekdotum yoktu. Derslere vermiştim kendimi… Kaçırdığım derslerin anekdotlarını alıp karşılama edecek, daha yüksek anekdotlar alacaktım.
Sınıfımızda Elif adlı Ayşe’nin boylarında ama gayet hoş ve düzgün fizikli bir kız vardı. Çok galibiyetli değildi ama anekdot yakalıyordu. Ondan istedim, “Fotokopi sürükletip yarın getiririm.” dedim. Kırtasiyeye gittim. Fotokopi sürükletirken tanıdık bir ses “0.5 kalem ucu alabilir miyim?” dedi. Dönüp baktım, Rojda idi. Beni görünce tanıdı. Başımızla selamlaştık.
Kırtasiyeden çıktığımızda bana Alp’i sordu. “Yatay geçiş yaptı.” dedim. “Palavra söylüyorsun.” dedi. “Benim eve çıkalım, sana anlatırım.” dedim. Rojda’yı yatağa atmak amacındaydım.
Benim eve çıktık. “Bana söz vermişti. Evlenecektik. Bekaretimi ona vermiştim.” diye ağlamaya başladı. Kanepeye oturduk, başını omzuma koydu ve ağlamaya devam etti. Ben de saçını okşamaya başladım. “Beni de yüzüstü vazgeçti. 2 aya yakın kalacak yer kasveti çektim.” dedim. Hafiften elimi beline doğru indirdim. Öteki elimi bacağına koydum. “Pelin Abla’nda beni terketti. Asistanla çıkıyor. Seninle aynı mukadderatı paylaşıyoruz. Hatırlar mısın? Bir kanepede sen ve Alp, ötekisinde ben ve Pelin sikiştiğimiz günleri… Şimdi onlar başkaları ile sikişiyor, ikimiz yanlızız.” dedim ve bacaklarını okşamaya başladım. Sonra hiçbirşey söylemeden öpüşmeye başladık. Kısa zamanda ikimizde anadan üryan olduk. Rojda’nın muhteşem bedeni elimin altındaydı. Minik göğüslerini okşamaya başladım. Boynuna öpücükler kondurup göğüslerini emdim. Daha sonra amcığına indim. Amcığına dilini soktum. Daracıktı. Azıcık yaladım ve yarrağımı misyoner pozisyonunda amcığına dayadım. Hafif bastırdım, çığlığı bastı. Çığlık soymasından korkmuyordum. Zira altımızda kasetçi vardı. Aralıksız müzik çalıyordu. “Acıyor, acıyor…” demeye başladı. “Alp’in minik yarrağından sonra bu yarrak büyük geldi. Amcığında uzun zamandır yarrak görmediği için daralmıştır iyice… İlkince acı sürüklersin, daha sonraçok zevk alırsın.” dedim. Tekerrür ittirdim yarrağımı, yeniden çığlık attı. Çığlıklarına aldırmadan gitgel yapıyordum. Her keresinde daha derine giriyordum. Ayşe ile ilk sikişmemizde aldığım zevki alıyordum. Amcığı yarrağını çok fena sıkıyordu. Gitgel yaparken sonunda köküne kadar sokmayı muvaffak olmuştum. Artık Rojda da acı ile karmaşık zevk çığlıkları atıyordu. “Şahanesin erkeğim… Çok zevk alıyorum.” dedi. Çok geçmeden ikimiz de aynı anda boşaldık.
Önüme domalttım ve götünü yalamaya başladım. Parmağımla evvel götünü alıştırdım. Gitgel yapmaya başladım. Sonra iki parmağımı sokup gitgel yapmaya başladım. Yarağımı götüne dayayıp hafifçe ittirdim. Öne kaçmaması için beline sarılmıştım. Acı bir çığlık attı. “Çıkar, çıkar… İstemiyorum.” diye bağırdı. “Az dayan, az evvelde acımıştı bak nasıl zevk aldın.” dedim. Hafif hafif gitgel yapmaya başladım. Her seferinde daha derine sokuyordum. Son bir saldırı ile kökledim. “Yandım… Yırttın götümü…” dedi. Aldırmadan gitgele devam ediyordum. Bir zaman sonra mükemmel bir zevkle boşaldım. İkimiz de duşa girip yıkandık. Rojda’yı evine yollayıp ders çalışmaya başladım.
Ertesi gün Elif’in defterini teslim ettim ve teşekkür ettim.
Rojda ile artık fırsat buldukta sikişiyorduk. O da yarağıma alışmıştı. Çok acı sürüklemiyordu yarağımı alırken.
Finaller başlamıştı. Rojda’nın da son yazılıları başlamıştı. Sikişmelerimize ara vermiştik. İnceleme imtihanında Elif yanımdaki sırada oturuyordu. İmtihana çok iyi çalıştığım için kağıdımı 10 dakikada doldurmuştum. Baktım Elif suallere bakıp kara kara düşünüyor. Hemen önümdeki kağıdı ona verip, onun kağıdını aldım. Öğretmen fark etmemişti. Onun adını silip kendi adımı yazdım kağıda, o da benimkini silip kendi adını yazdı. İmtihan çıkışında çok teşekkür etti. Kantinde karşılıklı çay içtik. Gözlerime tatlı tatlı bakıp tebessümüyordu. Birbirimize telefon numaralarımızı verdik. Akşamları telefonda sohbet ediyorduk. 2 imtihanda daha kağıt değiştik. İmtihanların neticeleri açıklanmıştı. İkimiz de tüm derslerden geçmiştik. Yeniden de çok üzülüyorduk, zira önümüzde 3 aylık yaz tatili vardı.
Gitmeden evvel son akşam Rojda ile buluşup doya doya sikiştik.
DEVAM EDECEK.