Kuzenim Ve Arkadaşları – Gay Öykü

Selamlar, Sex Öyküleri Okuyucuları 28 yaşındayım ve İstanbul’da yaşıyorum. Kendimi bildim bileli hem bayanlardan hem erkeklerden hoşlanıyorum. Çocukluğumdan beri ailemle bir arada her yaz İzmir’e giderdik. Yaşıtım olan kuzenim, yani teyzemin oğlu İlker ile çok uygun anlaşırdık. Birlikte denize masraf, oyunlar oynar, onun arkadaş ortamına girerdik.

O yaz ikimiz de 16 yaşında ergenliğimizin tepesindeydik. Alışılmış ergenliğin vermiş olduğu azgınlıkla kuzenimle birlikte pørnø izlemeye başlamıştık. Sonradan ise yan yana mastürbasyon yapmaya kadar götürmüştük işi. Ben minyon tipli, biraz balık etli ve beyaz tenliyim. Kuzenim ise esmer, benden oldukça uzun ve neredeyse benim iki katım, beğendiğim bir bedeni vardı. Olağanda de bu halde kalıplı uzun uzunluklu erkeklerden çok etkilenirdim.

Zamanla olağan hale gelen pørnø izleme ve mastürbasyon sonrası İlker’le aramızdaki alakayı öbür boyuta taşımak istiyordum, zira artık bir siki ağzıma almayı ve sikilmeyi hayal edip duruyordum. Kızlardan hoşlanmama karşın bu hislerimi dizginleyemiyordum. Kararımı vermiştim, götümün bekaretini kuzenime bozdurtacaktım. Bir seferinde ona Gay pørnøsu izlemeyi teklif ettim, fakat İlker benim kadar sıcak bakmıyordu erkek erkeğe seks olayına. Bir gün yeniden birlikte olağan pørnø izleyip 31 çekereken tüm cüretimi toplayıp sikini elime aldım ve sıvazlamaya başladım. Fakat İlker pek rahat değildi. Ben eğilip tam sikini ağzıma alacakken İlker beni durdurdu. Doğal ben çok bozuldum ve kızgınlıkla kalkıp giyindim, odadan çıktım.

Aradan iki gün geçmiş, İlker’le hiç konuşmamıştık. Evdekiler de ortamızda bir soğukluk olduğunu anlamış olacak ki, annem, “Siz küs müsünüz?” diye sordu. İlker bir anda kelama atılıp, “Yok değiliz, hatta bugün arkadaşıma gideceğiz, iki gün orada kalacağız!” dedi. Ben o anda İlker’e (Bu da ne demek oluyor?) gibisinden baktığımda, bana hazırlanmamı, çabucak gideceğimizi söyledi. Konutta rahat olamıyoruz diye bir arkadaşının konutunu ayarladı diye düşünüp, tamam dedim.

Hazırlandım ve arkadaşına gitmek için yola çıktık. Pek konuşmasak ta bugün bir şeyler olması için pek yokuşa sürmeyecektim işi, zira artık yarak yalamak ve sikilmek istiyordum. Ben arkadaşının konutu boş diye düşünürken içeri girdiğimizde İlker’den kalıplı ve daha uzun uzunluklu, sonradan isminin Mert olduğunu öğrendiğim arkadaşı konuttaydı. Ben vakit daha erken, birazdan sarfiyat diye konutta olmasını sorun etmedim ve tanıştık. Ancak Mert’in bana yaklaşımı bile ne kadar piç olduğunu gösteriyordu.

Biraz oturduktan sonra İlker, “Ben marketten birkaç tane soğuk bira alıp geleyim…” diye kalktı. Ben Mert’le tek kalmak istemediğimden, “Ben de geleyim!” desem de, İlker, “Gerek yok, siz takılın!” dedi. Ben İlker’e tekrar kızsam da pek bir şey demedim ve salona geçip oturdum. Az sonra Mert yanıma geldi. Mert kumral, 1.85 uzunluğunda, 90 kiloda ve cazibeli biriydi, lakin inanç konusunda tasalarımdan rahat değildim.

Mert yanıma oturup, “İlker seni bugün buraya niçin getirdi, biliyor musun?” diye sordu. Ben de, “Bilmiyorum!” dedim. Mert bu yanıtıma, “Senin canın yarak istiyormuş, istersen ben sikerim seni!” dedi. “Ya ben istemezsem?” diye sorduğumda, “İlker’i istediğine nazaran beni oldukça hayli istersin!” dedi. Özgüveni ve biraz dalgaya alan konuşmaları sinirlendirse de artık sikilmek istiyordum. Fakat biraz Mert’i kudurtmak istedim, zira çok hudut bozan bir yapısı vardı.

“Ben gidiyorum…” deyip ayağa kalktığımda, Mert bir anda kolumdan çekip beni altına aldı. Ben biraz numaradan, biraz da çekindiğim için, “Dur, yapma!” desem de karşı koymam neredeyse imkansızdı. Beni bir yandan soyup bir yandan öpüyordu. İlk sefer bir erkek tarafından öpülüyordum. Başta çok tuhaf gelse de gücümün de kalmaması sonucu kendimi bıraktım ve yavaş yavaş karşılık vermeye başladım. Mert de, “Ha şöyle orospu, İlker bana ne kadar azgın olduğunu söyledi, artık senin ateşini söndüreceğim!” dedi ve daha ateşli öpüşmeye başladık. Bir yandan da büsbütün soyunduk.

Göğüslerimi yalıyor, bacaklarımı okşuyor, biraz sert yapıyor olması da zevkime zevk katıyordu. Bir anda beni domaltıp göt deliğimi yalamaya başladı. Resmen götümü lisanıyla sikiyor, ortada parmaklıyordu. Evvel bir parmak, sonra iki parmağını sokup deliğimi alıştırıyordu. Bu ortada benim sikim de sertleşmişti. Götümün parmaklanmasına daha fazla dayanamayıp yatağa boşaldım. Bunu gören Mert, “Şimdi sen beni boşalt bakalım!” diyerek beni yere indirip oldukça uzun ve oldukça kalın olan sikini bir anda ağzıma soktu.

Daha evvel hiç yapmasam da pørnølardan izlediğim ve kız arkadaşlarımın bana yaptığı kadarını bu kere ben Mert’e yapıyordum. Sikini köküne kadar ağzıma almaya çalışıyor, taşaklarını okşuyor, elimle gel git yaparak ona en uygun oral seksi yaşatmaya çalışıyordum. Mert sert davranmayı seven biriydi. Başımdan bastırıp sikini köküne kadar sokuyor, adeta ağzımı sikiyordu.

Birkaç dakika daha devam edip çenemin de yorulmasıyla sikini ağzımdan çıkarıp, “Hadi boşal!” dedim. Ancak Mert, “Orospu çocuğu o kadar ağzını siktim, dışarıya boşalmam!” deyip tekrardan ağzıma kökledi ve başımdan bastırıp bütün döllerini ağzıma boşalttı. O kadar çok boşaldı ki, neredeyse yuttuğum döl kadar da çenemden akıyordu…

Sonra ikimiz de kendimizi koltuğa bıraktık. O kadar zevk almıştım ki, hala bacaklarım titriyordu. Biraz dinlendikten sonra lavaboya temzilenmeye kalktık. Temizlenip döndük. Ben biraz daha yavaşlarız diye düşünürken salona girer girmez beni domaltıp gerimden tek atakta sikini götüme sokmaya çalıştı. O yarrağı götüme tek seferde almam imkansızdı.

Kaçar üzere hareket yapınca götüme çok sert bir şaplak vurdu. Ben daha ne oluyor diyemeden beni büsbütün altına alıp yarağını götüme tek seferde geçirdiği üzere sikmeye başlamıştı bile. Gözümden yaş geliyordu. “Dur!” diye yalvarsam da Mert’in umrunda değildi. Altında birkaç dakika siktikten sonra durum değiştirmek için durdu ve beni sırtüstü yatırdı, bacaklarımı omzuna alıp o denli sikmeye devam etti. O kadar sert pompalıyor ve bunu çok süratli bir ritimde yapıyordu ki, götümün acısı güya geçiyor üzere oluyor ve zevk almaya başlıyor gibiydim…

Mert’in durmaya hiç niyeti yoktu, bu defa kendisi sırtüstü uzanıp, “Kucağıma gel!” dedi beni yarağına oturttu. Bu sefer denetim bendeydi ve bu zevkimi daha çok arttırmıştı. Yarağının üstünde zıplarken elimi sikime sürmeden tekrar boşaldım. Döllerim onun göbeğine ve göğsüne gelince düzgünce kudurdu. Saçımdan çekip yüzme tokatlar atıp, küfürler ederek bedenine bulaşan döllerimi yalattırdı. Transa geçmiş üzereydim, o kadar çok zevk alıyordum ki, ne derse yapıyordum. O denli ki beni pencereye domaltıp 8. kattan dışarıya hakikat bile sikti. Ve alışılmış götümün içine boşaldı…

Birlikte duş alıp yatak odasına geçtik. Beni az evvel hayvanca sikmiş Mert artık yanıma uzanıp beni nazikçe öpüyordu. Az evvelki o haşinliğinden eser kalmamıştı. Fakat bedenim kıpkırmızı, her yerimde tokat ve diş izleri belirmişti bile. Biraz öpüşüp elleşirken baktım ki yarağı yine kalktı. Yarağını elime alıp sıvazlarken birden odanın kapısı açıldı. İlker, yanında Özgür diye bir arkadaşıyla birlikte içeriye girdi. Beni o halde görmelerine karşın hiç bozuntuya vermedim, tersine Mert’in sikine yumuldum ve onlar izlerken sakso çekip ağzıma boşalttım…

Bu ortada kuzenim ve Özgür de çırılçıplak soyunup yatağa geldiler. Ben kuzenime sakso çekerken Özgür götümü sikmeye başlamıştı bile. Sonra yer değiştirdiler ve nihayet götümü sikme sırası kuzenime de gelmiş oldu. Neredeyse her saat siktiler beni. Bazen küme, bazen tek tek, iki gün boyunca beni yarrağa doyurdular. Ve istediğim şeye hayal bile edemeyeceğim formda kavuşmuştum.

Sonradan öğrendim ki kuzenim arkadaşlarına benden bahsetmiş, “Çok azgın, canı yarak istiyor!” diye. Mert de, “Madem o denli, getir de üçümüz birlikte sikelim!” demiş. Kuzenim kabul edince de birinci kim sikecek diye ortalarında kura çekmişler. Birinci sikme sırası Mert’e, ikincilik Özgür’e çıkmış, münasebetiyle kuzenime sonunculuk kalmış 🙂