Merhaba ben İstanbul’dan Murat, Evin 4 çocuğundan en ufağıyım. 18 yaşında lise son sınıfta okuyorum. Günlerim hafta içleri mektepte hafta sonları kursta gitmektedir.Boş kalan zamanlarım da ise evde ders çalışmakla geçiyor. Babam emekli olduktan sonra bir dükkan açtı ve ticaretle uğraşmaya başladı. Annem ise ev hanımı türbanlı bir bayan. Babamın işleri son zamanlarda makûs gitmeye başlamıştı. Bu sebeple annem ve benden tasarruflu olmamızı istemişti. Annem minik el işleri yaparak evin uyumuna katkı sunuyordu. Ben de üniversiteye girip okumak ve ailemi kasvetten kurtarmak için derslerime daha çok çalışıyordum. Bir hafta sonu dershaneden eve erken geldim. Babam şehir dışındaydı. Annem de ev de yoktu. Odama girdim, ders çalışmaya başladım. Odamın kapısı kapalıydı. Yarım saat kadar sonra kapının açıldığını duydum, annem gelmişti. Benim odam mutfağın yanında olduğundan annemin elinde pazar torbalarıyla mutfağa girdiğini kavramıştım. Anneme geldiğimi belirli etmedim. Belirli etsem annem hemen “Aç mısın? Bir şey yer misin` vb. sözleri sıralayarak beni ders başından kaldıracağından sesimi çıkarmadım. O sırada kapı çalındı. Annem kapıyı açınca kapıda 2 adamla konuştuğunu duydum. Adamlar anneme babamı soruyorlardı. Annem de “Size dedim ya, kocam evde yok. Şehir dışına gitti.” diyordu. Adamlar “Abla bize palavra söyleme. Kocan nerdeyse söyle. Kaç aydır bizi oyalayıp duruyor. Hala paramızı vermedi. “ deyip duruyorlardı. Annem de “Ne palavra söyliycem size: borçsa borç, kaçmıyoruz ya” dediyse de adamlar ısrar ediyordu. Ben artık dersi vazgeçmiş kapıda konuşulanları dinliyordum. O sırada annem kapıyı kapatmak isterken adamların kapıyı zorlayarak içeriye
girdiklerini anladım. İçlerinden biri, “Herif bizim paramızı vermiyor ama karısının koluna bilezikleri takmasını öğreniyor” dedi. Gerçekten de annemin kolunda 4 bileziği vardı. Ama bunları alan babam değil, el işleri yaparak kazandığı parayla annem almıştı. Tasarruf ettiği paraları altına, bileziğe yatırır: bunları da en tehlikesizi diye aralıksız koluna takardı. “Bu bilezikler işimizi görür” diyordu biri. Annem de el emeği ile aldığı bilezikleri söz mevzusu olunca iyice kızmıştı. “Defolun evimden, yoksa polis çağırırım” diye haykırıyordu. Ben o sırada usulca odamın kapısını açtım. Kafamı azıcık uzatınca kapının önünde adamları ve annemi gördüm. Adamların ikisi de sağlam tiplere benzemiyorlardı. Birisi uzun boylu kocaman yarıydı. Değişiği orta boylu, sakallı, ondan azıcık daha yaşlıcaydı. Kocaman olan öbürüne “Ağabey” diye hitap ediyordu. Annem ise onların yanında “Defolun” diye haykırıyordu. O sırada iriyarı olan annemin ağzını eliyle kapadı. Annem elleriyle çırpınsa da adam vazgeçecek gibi görünmüyordu. “Ne yapalım ağabey, alalım mı bileziklerini orospunun” diye öbürüne sordu. öbürü de “Alalım ama bu pezevenge de bir ders verelim, bizimle uğraşmak neymiş anlasın” dedi. Ben fobimden dışarı çıkamıyordum, beni de hırpalayacaklarından. olduğum yerde kalakalmıştım. Naçarca olanları izliyordum. Kocaman olan annemin ağzını kapatmış ellerini de yakalamıştı. Annem adamın elinde kuş gibi çırpınıyordu. Değişiği annemin bileklerindeki 4 bileziği çıkardı. “Evet, kocan böylece bize borcunu ödedi. Ama bir daha böyle yapmaması için şimdi ona ders verme zamanı” dedi. Annemin üzerinde başörtüsü, ayak bileklerine kadar inen siyah bir manto vardı. Pazardan yeni geldiğinden henüz çıkarma fırsatı bulamamıştı. Kocaman olan annemin ağzını ve ellerini meblağken sakallı olan annemin mantosunu elleriyle düğmelerinden kopararak açtı. Mantosunu çıkartıp yere fırlattı. Şimdi annemin üzerinde başörtüsü ve gömleği ile uzun basma bir etek vardı. Adamın elinden kurtulmak isterken aralıksız çırpınıyordu. O sebeple annemin kocaman memeleri sallanıp duruyordu. Böyle bir şeyi annem her zaman kapalı olduğundan ilk defa görüyordum. Sakallı olan annemin gömleğini de kopartıp açtı. O sırada ağzım sarih kalmıştı. Annem gömleğin altına sütyen veya atlet giymemişti, devasa memeleri tüm haşmetiyle ortadaydı. Sakallı olan annemin memelerini sıktı, avuçladı. “Amına koduğumun orospusu, şimdi seni sikelim de kocan görsün” dedi. Annemse çılgın gibi çırpınıyor ama bir şey yapamıyordu. Kocaman olan “Ağabey bayıltayım mı karıyı” dedi, değişiği “Hayır, her şeyin farkında olmalı, sen yakalamaya devam et, bakalım burada işimize yarayacak bir şey var mı” dedi ve salondaki dolabın çekmecelerini açmaya başladı. Çekmecelerden birinde geçen gün benim oraya koyduğum paket bandını gördü ve “işte bu olur” dedi. Kocaman olan annemin ağzından elini çekti, öbürü de başörtüsünü çıkarmadan sıkıca bantladı. Annem şimdi ağzından başörtüsüyle beraber bantlı halde çırpınıyordu. Sonra ellerini de arkadan birleştirdiler ve bantladılar. Üzerinde yalnızca eteği kalmıştı. Adam eteğini de yakalayıp alt indirdi. Şimdi annem üzerinde yalnızca beyaz bir külot ile kalmıştı, çorap giymemişti. Adamların ortalarında elleri ve ağzı bantlı bir halde duruyordu. O sırada adamlar pantolonlarının üzerinden siklerini sıvazlıyorlardı. Ben de o sırada sikimin kalktığını hissettim. Annem tanımadığım iki adamın ortasında naçara duruyor bense bir şey yapamıyordum. Annemin bedeni yaşına göre iyi görünüyordu. Banal zamanlarda her zaman kapalı giyindiğinden annemin memelerinin bu kadar büyük olduğunu hiç fark etmemiştim. Şimdiyse kocaman olduklarını görüyordum. Bedeni süt gibi bembeyazdı, bacaklarında hafif tüyler vardı. Külodunun kenarlarından siyah kıllar taşıyordu. Adamların ikisi de şimdi soyunmuşlar ve üryan kalmışlardı. Kocaman olanın siki çok büyüktü, değişiğininki ise benimki kadar vardı. Sakallı olan annemin külodunu elleriyle yırttı. Yaşamımda ilk defa am görüyordum. Annemin kıllı amı bütün karşımdaydı. O anda istemeden elimi sikime attım. Perişan annem naçarca ortada duruyordu. Kocaman olan annemin memelerini öpmeye ve ısırmaya başladı. Meme uçları ısırılırken annemin canının yandığı emindi. Sakallı olan ise annemin arda geçmiş sırtını öpüyor ve götünü avuçluyordu. Kocaman olan “Ağabey ben dayanamıycam artık” dedi, öbürü de” tamam sen başla” diyince kocaman olan annemi omuzlarından yakaladığı gibi yere çöktürdü. Değişiği koltuğa oturup sikini sıvazlıyarak olanları izlemeye başladı. Annemi sırt üstü halının üzerinde uzattı, annemin bağlı elleri altında kalmıştı. Adam 1milyonsekshikayesi.blogspot.com.tr yere çöktü ve annemin bacaklarını iki eliyle yana doğru iyice açtı. Annemin belinin altına bir yastık koydu. Dudakları etli ve kararmış annemin kıllı amı adamın sikinin hizasındaydı. Adam kocaman sikini bir atakta annemin amına soktu. İlk evvel hepsi girmemişti. Adam zorladıkça siki
daha çok girmeye başladı. Sonunda adamın siki annemin amına köküne kadar girmişti. Adamın her sokması ile annem yerde yaylanıyor ve memeleri sallanıyordu. “Karının amı yanıyor resmen” dedi. Adam neredeyse taşaklarını da annemin amına sokacaktı. 4 çocuk doğurduğundan annemin amı oldukça genişlemişti. O sebeple adam artık sikini rahatça anamın amına sokabiliyordu. Bu sırada annem naçarca kıvranıyordu. Adam annemin ayaklarını omzuna koydu, bu kere elleriyle memelerini sıkmaya başladı. Memelerini sıkıyor, avuçluyordu. Bir müddet daha böyle sikmeye devam etti. Sikini annemin amından çıkardı. Onu surat üstü çevirdi, kendine doğru çekti. Yastığı karnının altına koydu. Bacaklarını ayırdı. Annemin amına bu sefer arkadan girdi. Annemin başörtüsü suratını örttüğünden suratını göremiyordum. Adam sokmaya devam ediyordu. Bir müddet sonra adam böğürerek annemin amına boşaldı. Dölleri annemin amından taşıp yastığa ve halıya döküldü. Adam ter içindeydi. Kalktı ve annemin yerdeki mantosuyla sikini sildi. “Hadi gizeme sende” dedi. Değişiği de sırıtarak “Öğreniyorsun ben götçüyümdür” dedi ve koltuktan kalktı. Annem yerde baygın gibi uyuyordu. Değişiği annemin altına bir yastık daha koydu. Annemin götü bu kere bir tümsek gibi havaya kalkmıştı. Bacaklarını yana doğru iyice açtı. Götünün deliği ortaya çıkmıştı. Kocaman ve kilolu göt yanaklarının arasında siyah kıllı bir çukur gibi duruyordu. Adam elleriyle götünün yanaklarını ayırdı. Artık annemden bir tepki
gelmiyordu. Adam kalkmış olan sikini tükürükledi. Annemin götüne de azıcık tükürdü. Annemin göt deliği dardı. Daha evvel babamla götten yapmadıkları emindi. Adam usulca sikini annemin götüne sokmaya başladı. O sırada yerde cansız gibi uyuyan annem aniden hareketlendi ve yerde debelenmeye başladı. Sakallı olan öbürüne “Yakala şu karıyı, oynatma” dedi. öbürü de söyleneni hemen yapıp annemi omuzlarını yakaladı. Artık annem yerinden
kımıldayamıyordu. Sakallı tekerrür annemin götüne sikinin kafasını soktu. Ama girmiyordu. “Bu böyle olmayacak” dedi. Sehpanın üzerinde el kremi vardı. Kremden sikine ve annemin göt deliğine bol ölçüde sıktı. Annemin götünün içine parmağıyla kremden iyice sürdü. Annemden ise yalnızca inleme sesleri geliyordu. Canının çok yandığı emindi. Adam dizlerinin üzerinde doğruldu ve kalkmış olan sikini annemin götüne sokmaya başladı. Evvel kafası girdi. Birkaç dakika böyle sokmaya çalıştı. Şimdiyse tamamen giriyordu. Adam her sokup çıkarırken annemden “ımmmm, ımmm” diye sesler geliyordu. Adam bir müddet böyle sokup çıkardı. Sonra da “ohhhhh” sesleriyle birlikte anamın götüne boşaldı. Sikini çıkarınca anamın götünden döller yeniden yastığa ve halıya döküldü. Adamın sikinin kafası anamın daracık götünün içinde morarmıştı. Adamlar birer sigara yaktılar. Koltukta oturup sigaralarını darılırken annem yerde “ımmmm, ımmm” diye inlemeye devam ediyordu. Sakallı olan öbürüne “Sen hiç yaşamında grup sikiş yaptın mı?” diye sordu. O da “Yok” diye cevap verince sakallı olan “Bak böyle bir fırsat varken kaçırma” diye sırıtarak konuştu. Sigaralarını içince kocaman olan annemi yerden kaldırdı. Perişan kadının ağlamaktan gözleri şişmişti. Başörtüsü gözyaşları ile sırılsıklam olmuştu. Kocaman olan yere sırt üstü uzandı, sonra da annemi kendi üzerine yüzüstü gelecek biçimde uzattı. Bu kere alttan annemin amına sokacaktı. Kocaman olan eliyle sikini yakalayıp bir atakta anamın amına soktu. Bu sırada annemden “ığhh” diye sesler gelmeye başladı. Kocaman adam annemi kollarının arasında yakalamış alttan anamın mülküne vuruyordu. Annemin kalçalarından şlap şlap sesleri geliyordu. Bu sırada öbürü de diz üstü çöktü. Sikini yakalayıp annemin götüne birkez daha soktu. Bu kere siki daha kolay girmişti. Bu sefer adamlar makine gibi çalışmaya başladılar. Biri alttan amına sokarken değişiği götüne köklüyordu. Annemse “ığhh, ığhh..” diye sesler çıkarabiliyordu ancak. Bu biçimde 5 dakika kadar anamı siktiler. Annem iki yarağın arasında acımasızca sikiliyor bense bir şey yapamıyordum. Elim skimde olanları izliyordum ancak. Bu sırada bende boşaldığımı kavradım. Ancak ses çıkaramıyordum. Evvel kocaman olan yeniden böğürerek boşaldı, az evvel boşalan adamın sikinden yeniden bir dünya döl annemin amına fışkırmıştı. O sırada öbürü de anamın götüne inleyerek boşaldı. Bu sefer anamın amı ve götü dölle dolmuştu. Adamlar bu biçimde azıcık daha kaldılar. Sonraysa giyindiler ve çıktılar. Giderken annemin bileziklerini de götürdüler. Babamın ödemediği borçları suratından annemin alın teri bilezikleri ve iffeti de gitmişti. Annem yerde baygın haldeydi. Acıdan yalnızca hafifçe inliyordu. 10 dakika kadar ne yapacağımı düşündüm. Sonra annemin yanından yavaş adımlarla geçip kapıyı açıp kapadım. Sanki içeri yeni giriyormuşum gibi yapıp “Anne, nerdesin” diye seslendim. Salona geçip yerde uyuyan anneme bakıp “Anne, ne oldu sana” dedim ve hemen onu kaldırdım. Gözleri ağlamaktan şişmiş ve kızarmıştı. Amından ve götünden döller akıyordu. Annem usulca gözlerini açtı. Ağzındaki bandı çözdüm. Annem beni görünce tekerrür ağlamaya başladı. Ona sarıldım, o sırada memelerini, kalçalarını hafifçe okşuyordum. Ellerini çözdüm, “Anne, ne oldu” dedim. Israrlı suallerime cevap veremiyor, başını yana çevirip, ağlıyordu. Annem gözlerimin önünde iki adam tarafından sikilmiş ve ben bir şey yapamamıştım. Şimdi ise bir tiyatro oynar gibi anneme sualler soruyordum. Annem sonunda kendine geldi. Bana sarıldı. Onu kaldırdım, “Yok bir şey oğlum” dedi. “Banyoya götür beni” diyebildi. Bunları söylerken suratıma bakamıyordu. Perişan kadının ayakta duracak hali yoktu. Onu banyoya götürdüm. Duşun altına soktum. Sıcak suyun altında yarım saat kadar kaldı. Sonra ona yeni kıyafetler verdim. Usulca giyindi. Hiç ses çıkarmadı. Odasına girdi, kapıyı kapattı. Sabaha kadar odasından çıkmadı. Sabah olunca olanları anlattı, “Ne olur babana söyleme “dedi. ben de “Tamam” dedim. Bu mevzuyu böylece kapattık. Annem salonu arındı, adamların dölleriyle ıslanan halıyı ve yastığı bir çuvalın içine koyup attı. Yeni bir halı serdi. Akşam babam gelince o iki adamın eve geldiğini borçlarına karşılık kolundaki bilezikleri verdiğini söyledi. Babam da anneme “Benim fedakar karım” diye sarıldı. Karısının borcuna karşılık acımasızca sikildiğinden haberi yoktu.